Kayıtlar

Aralık, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

MUTLULUĞUN ANAHTARI NEDİR?

Resim
               Hiç düşündünüz mü neden mutlu olamadığımızı? Bazen ben de kendi kendime diyorum "Neden mutlu olamıyorum?". Aslında mutluluğu bulmanın zor olmadığını düşünüyorum. Fakat kolay da değil. Bazen mutluluk neydi diyorum.          Siz de diyor musunuz?         Bazen her şey istediğimiz gibi olmaz ama yine de mutlu olmayı bilmeliyiz. İşler yolunda gitmiyor diye hemen üzülüyoruz ama bir de şunu düşünelim: "Her istediğimiz olacak diye bir şey yok." Bunu kabul ettiğimiz zaman insanın içine bir rahatlama geliyor. Hiçbir şeye olumsuz bakmamalı, olacağına inanmalıyız. Çünkü eğer gerçekten çok ister ve çabalarsak sonunda mutlaka istediğimiz şeye ulaşabileceğimizi düşünüyorum.         Ben de bu hafta çok üzgündüm. Bu yüzden bu konu üzerinde biraz düşünme fırsatım oldu. İnsanların bizim hakkımızda söylediği kötü sözlere çok üzülmememiz gerektiğine karar verdim. Çü...

SADECE BİR KUYU

Resim
Parıltılar Ormanı'nda yaşayan üç dost varmış. Adları; Tavşi, Waksi ve Foksi'ymiş. Bu üç dost bir gün ormanda piknik yapmaya gitmişler. Piknik yapmayı seçtikleri yerde parıldayan bir kuyu görmüşler. İlk önce korkmuşlar. Tavşi: -Acaba burada piknik yapmasak mı? diye sormuş. Waksi: -Bir şey olmaz ya. Sanki kuyu bizi yiyecek de... Aralarında en cesur olan Foksi'ymiş. -Ya sadece bir kuyu. Ne olabilir ki? Böylece pikniklerini yapmaya devam etmişler. FakatTavşi hala tedirginmiş. Birden kuyudan rengarenk pırıltılar yükselmeye başlamış. Tavşi çok korkmuş ve, -Ben gidiyorum buradan. Bence siz de gelmelisiniz.  demiş. Fakat daha Tavşi gidemeden kuyunun içinden bir Pandi çıkmış. Pandi: -Yardım eder misiniz? Bu kuyunun içine sıkıştım. Ne kadar çabalasam da bir türlü çıkamadım. Sizin sesinizi duyunca bana yardım edebileceğinizi düşünüp ben de pırıltılarımı yansıttım. Tavşi: -Keşke daha önceden bize seslenseydin. Ben de boşuna korkmuş olmazdım. Pandi: -Sizi korkuttuğum içi...

ŞİŞKOLARLA SISKLAR

Resim
     Ki tabın Adı:  Şişkolarla Sıskalar Yazarı: André  MAUROIS Çeviren: Ülkü TAMER Resimleyen: Fritz WEGNER Yayın evi: Can Çocuk  Sayfa Sayısı: 102 Fiyatı: 10.00 TL    "İki kardeş, Ünal ve İlkay, bir gün yer altına inen gizli bir geçit bulurlar.Bu geçidin ucunda, yer altı ülkelerine giden gemilerin demirlediği bir rıhtım vardır: Bir şişko olan Ünal Göbekistan'a, Bir sıska olan İlkay da Kemikistan'a gider. Vardıklarında ikisi de  fark ederler  ki, bu iki ülke yıllardır birbirlerine düşmandır. Küçük kahramanlarımızın ziyaretleri sırasında da bir savaşa tutuşurlar, ama sonuç bu kez daha farklı olur."     Çok güzel ve eğlenceli bir kitaptı. İki günde elli dört sayfayı okudum fakat sonra geri kalanını arabada yarım saatte bitirdim. Okurken çok eğlendim. Bu kitapta Sıskalar kendilerini yemek yemek için kısıtlıyorlar, bu da onları mutsuz ediyor ve sürekli kavga edip birbirlerine bağırıyorlar. Şişma...

Ben Düştüm Sen Düşme

Günlerden bir gün Kurbağa Yeşilcik gölde oturuyordu. Leylek kardeş: -Yeşilcik, seninle iddiaya girelim mi? Yeşilcik: -Neyin peşindesin sen? Leylek kardeş: -Şu kuyuya girebilir misin? -Şey, tabii ki de girebilirim. -Bence giremezsin. -Tabii ki girerim. -Gir o zaman da görelim. Yeşilcik inat edip kuyuya gider. Fakat o anda aniden esen bir rüzgar Yeşilcik'i kuyuya düşürür. Yeşilcik bir yandan kuyuda çırpınmaya başlar, bir yandan da leylek kardeşten yardım ister. Leylek kardeş ise -Ben kazandım. diye şarkı söylemektedir. Yeşilcik: -Şarkı söyleyeceğine yardım eder misin? Leylek kardeş gülerek ona yardım eder. Yeşilcik ona: -Ben düştüm, sen de düşme der.