Zeynep'in Tavsiyeleri

Yılbaşı geliyor iki hafta sonra yılbaşı geliyorrr. Okulda çekilişler yapıldı fln ? Sizce bu yıl nasıldı bence berbat bir yıldı yani inş 2017 2018 fragmanı değilidir.

   Bir zamanlar şakasına da olsa TEOG ve LYS kalksın ama yerlerine hiçbir sınav gelmesin, istediğimiz okula gidelim diye düşünüyordum ve söylüyordum. İlk duyduğumda da bu yüzden çok mutlu olmuştum. Stres gitti diye çok sevinmiştim. Ama sonra daha karşımızdaki belirsizliği fark edince ve belki de daha kötüsünün gelebileceğini, mesela her lisenin kendi sınavını yapması gibi, duyunca bunu istediğime pişman oldum ve çok üzüldüm.   Ben bunu yazın söylemelerinin daha mantıklı olacağını düşünüyorum çünkü TEOG'a altmış gün, LYS'ye ise beş ay var. Herkes kendisine bir rota çizdi ve bir anda açıkta kaldı. Açıkçası hepimiz oldukça zor durumda kaldık. Bu nedenle kendimi ve yaşıtlarımı denek gibi hissediyorum. Çünkü bizi bekleyen şeylerin neler olduğunu bilmiyoruz ve her şey çok belirsiz olduğu için de bir hazırlık yapamıyoruz. Bunu söyleyeceğimi hiç düşünmezdim ama keşke eski sistem geri gelseydi. En azından ne yapacağımı biliyor olurdum, benzer sorular üstünden çalışır elimden ...

 Hayatımın en güzel saniyeleriydi, en güzel dakikalarıydı ve en güzel saatleriydi . En çok istediğim şey ona sarılmaktı, ona sarıldığımda hayat durmuştu sanki. Ellerim titredi ve mutluluktan ağladım. Erkek fenomen kategorisinde en en sevdiğim fenomen ve çok çok seviyorum ve daha da imza günlerine gideceğim. Bu arada imza gününde ne kadar sıcağın altında üç saat beklesek de hem yeni arkadaşlar edinmek hem de Yusuf'u görmek çok güzeldi ve buna değerdi diye düşünüyorum.  Biz arkadaşımla gitmiştik, sıra numaralarımız 109 ve 110'du. Çarşının ortasında "Yusuuuf", "Yusuf bizi diskoya götür." diye bağırdığımız için insanlar bize garip garip bakıyordu. Hatta ablanın biri başımıza bir şey geldiği için bağırdığımız düşünmüş ve korkmuş, bu yüzden bize kızdı. Başka insanlar da bize gülüyordu.Yaşlı bir kadın yazarın ismini Yusuf Pirinç diye okuyunca biz de çok güldük. Bunlar günden geriye kalanlar.    Çok sevdiğiniz birine sarılmak çok güzel bir duygu. O gün beni...

     Kitabın inceliği, zarifliği çok hoşuma gitti. "Ben bunu hemen okurum." diyerek aldım ve üç-dört dakikada bitti. Gerçekten çok önemli konulara değindiği için ben kitabı çok beğendim. Özellikle bize Atatürk'ün armağan ettiği bayramlar olan 23 Nisan ve 19 Mayıslarımızı elimizden almak isteyenlere bütün gücümüzle karşı çıkmamız gerektiğini söylediği bölüm çok etkileyiciydi. Yurdumuzun ne zorluklarla alındığından da epeyce bahsetmiş. O zamanlar çekilen yokluktan çocuklar da çok etkilenmiş. Şimdiki gibi oyuncaklar ve kitaplar yokmuş o zamanlar. Bu yüzden de şimdiki halimize şükretmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bizim için uğraşan ve yazan bir sürü insan ve yazar var günümüzde. Bu, çok önemli bir şey bu yüzden de kıymetini bilmeliyiz. Yazar: Muazzez İlmiye ÇIĞ Yayınevi: Kaynak Yayınları Sayfa Sayısı:56 Fiyatı: 10.00 TL

Yazarı: Filiz PULUÇ Sayfa Sayısı: 624 Basım Yılı: 2016 Yayınevi: Agapi Fiyatı: 21 TL (D&R)   Bu kitabı belki de kapağından dolayı ilk başta almak istemiyordum. Daha önce pek dikkatimi çekmemişti. Fakat arkasındaki yazıları okuyunca fikrimi değiştirdim. Yine de cildini çıkarıp öyle okudum. :) Konu yine bildiğimiz gibi zengin çocuk (okulun sahibinin çocuğu), orta halli aile kızı arasında geçen aşk hikayesi. Artık bu tip kitaplar bana çok klasik geliyor. Yine de okumaya devam ediyorum, nedenini bilemesem de...

Yazar: Zeynep SEY Yayınevi: Ephesus Yayınları Sayfa Sayısı: 327 Yayın Yılı: 2017 Fiyatı: 20.63 TL    Genç ve ünlü yazar Ezgi ÇORA, trafik kazası geçirdikten sonra uzun süre komada kalır ve her şeyi unutur. Kitap böyle başlıyor ve kızın hayattan bıkmışlığını anlatıyor.    Aslında ben bu kitabı kapağında Instagram fenomeni olan Öykü BERKAN olduğu için aldım. Sırf poster için yani :D Ama yazarı da seviyorum. Daha önce diğer kitaplarını da okuyup çok beğenmiştim. Bu kitabı çıktığında aldım fakat yarıda bıraktım daha sonra tekrar okumaya başlayıp bitirdim. Bence güzel kitap, boş zamanınızda okuyabilirsiniz.

Yaz başladı, karneler alındı.  Ben TAKDİR BELGESİ aldım. Okullar kapandı yani artık geç saatlere kadar uyuyabiliriz. Ben  kıştan yaz planı yapmaya başladım ve bugün resmi olarak plana geçeceğim :D Yani ben kışın yaza şarkı yazmış biri olarak yazı çok seviyorum. Keşke yaz hiç bitmese.. Neyse planımdan bahsedeyim ne kadar uyarım bilmiyorum ama uymaya çalışmam gerek. 10.00 11.00 arası uyanıp kahvaltı yaparım  12.00 televizyon 13.00 çalışma 14.00 mola 14.30 çalışma  15.30 Havuz,deniz 16.30 arkadaşlarla dışarı  çıkma 18.30 serbest- gezme, tozma, yemek yeme, arkadaşlarla takılma vb

Bu Solucan serisi en sevdiğim kitaplar arasındadır. Solucan dört için çok heyecanlıyım. Kitabın sonunda küçük çaplı bir şok yaşadım. Fakat nö spoiler, o yüzden anlatmayacağım. Kafamda oluşan soru işaretlerini gidermek için dördüncü kitabı dört gözle bekliyorum. 

Yazar: Zeynep SEY Yayınevi: Ephesus Yayınları Sayfa Sayısı: 400 Yayın Yılı: 2016 Fiyatı: 18.75 Solucan benim çok severek okuduğum bir kitap. Birincisini bir günde bitirince, gidip bu kitabı alabilmek için bir hafta beklemek zorunda kaldım. Aldığımda direkt okumaya başladım ve ne kadar bitirmemeye çalışsam da bu da bir günde bitti. Okumanızı kesinlikle tavsiye ediyorum fakat kitaptan pek bahsetmek istemiyorum. Çünkü anlatmaya başladığımda her şeyi söylüyorum ve spoiler vermiş oluyorum. Fakat kitabın arkasında yazdığı gibi: "Nehir bu kez hayata "Aşk her şeye yeter mi?" diye soruyor."

Yazar: Zeynep SEY Yayınevi: Ephesus Yayınları Sayfa Sayısı: 400 Baskı Yılı: 2015 Fiyatı: 18.75 (D&R) Ben bu kitabı İzmir Fuar'ında gezerken arkadaşımın beğendiğini söylemesi üzerine aldım. Alır almaz okumaya başladım. Bir günde bitirdiğim kitaplardan ikincisiydi. Anne-babası 7 yaşından sonra onunla ilgilenmeyi bırakan Nehir ve kötü bir insanı sevdiği, o kişiyi de araba kazasında kaybettiği için hayattan soğumuş Kıvanç'ın hikayesi. Nehir yaşadığı her şeyi unutmak için aşık olmaya çalışıyor. Bunun için de aşık olacağı kişide olması gereken özelliklerin olduğu bir liste yapıyor. Aşık olduktan sonra ayrılmayı düşünüyor ki aşk acısı çektiğinden ailesinin yaşattığı acıları unutabilsin..  Peki sonra neler oluyor? Her zamanki gibi bu kısmı okuyup öğrenmeyi sizlere bırakıyorum. :) Fakat ben kitabı beğendim, onu da söyleyeyim.

Yazarı: Dilara KESKİN Editör: Nilüfer Savaşer Nişli Yayınevi: Ephesus Yayınları Baskı Yılı: 2017 Sayfa Sayısı: 522  Bir kere daha bir şeye ön yargılı yaklaşmanın ne kadar kötü olduğunu yaşayarak anladım.  Bu kitapla tanışma hikayem çok farklı şans bile denilebilir. Aslında hedefim D&R'dan üç tane kitap almaktı ama sadece birini bulabildim. Raflara bakarken daha önce Wattpad'de çok gördüğüm Düşman Okulları  gördüm. Alıp almamak arasında gidip geldim ve almadım. Çok istediğim üç kitaptan sadece birini bulabildiğim için moralim bozuktu o yüzden de fazla üstünde durmadım. Remzi Kitabevi'ne gittik (reklam ooowdo) ama çok istediğim iki kitap orada da yoktu. Birden iç sesim Düşman Okullar'ı al al  diye tutturdu, genelikle duygularımla hareket ederim o yüzden kalan son kitabı aldım.      Kitabı almam için tutturan iç sesime rağmen bir türlü okumak istemedim ve başka kitapları okudum. Sadece  ilk sayfasının bir kaç cümlesini okuyup ...

İlk başta sıkıntıyla okuduğum sonradan az da olsa heyecanlandıran kitap. Palmiye Sokak No 5 Normalde böyle kitaplar okumadığım için sıkıcı gelmiş olabilir, normal. Ama yine de güzeldi. Biraz kitaptan bahsedecek olursak;  Aylin, Aslı, Ale, Marco ve Sylviya'nın, arkadaşları Andrew'un yanına Londra'ya gittiklerinde yaşadıkları dedektiflik macerasını anlatıyor.  

Selamlar, uzun zamandır okumak isteyip okuyamadığım ve fırsat bulunca bir günde bitirdiğim kitapla karşınızdayım: Babam İflas Edince.  Kitaptan bahsetmem gerekirse, baş kahramanı Verda ALKAYA adında yirmi yedi yaşında ve marka meraklısı bir kız.  Lüks markalar, bitmeyen alışverişler, süslü kıyafetler, yüksek topuklar…  Bütün bunlar bir gün babasının iflas ettiğini  öğrenene kadar sürüyor. Lüks hayatını sürdürebilmesi için de zengin bir koca bulmalı ki bu da Murat ARSEVER.  Aşık olup evlenenleri küçümseyen, aşk gibi bir duyguyu saçma bulan Verda, zenginliği için Murat'la evlenmeyi kabul etti. Ama sonucunda ne oldu? Ona gerçekten aşık oldu ve kitabın sonunda şok olacağınız  bir bölüm var şahsen ben şok oldum. :D Kitabı fazla anlatmak istemiyorum... Artık gerisi sizde... Ben kitabı okurken keyif aldım, zaten keyif almasam bir günde bitiremezdim .Okumanızı tavsiye ederim  Dili:  Türkçe Yayınevi:...

Çoğu kişinin sevdiği ve güldüğü Recep İvedik filmi serinin beşincisiyle 16 Şubat 2017'de vizyona  girdi. Biz de arkadaşımla izlemeye gittik. Yani güzeldi ve komikti. Benim beğendiğim kısım  atletizm gibi bir şey yapmaya çalıştıkları ve kuru fasulyeden zehirlendikleri kısımlardı.

"Hep yıldız kayarken dilek tutulurdu değil mi? Onlar saatlerce bir yıldızın kaymasını bekleyip o kaydıktan sonra tutmuşlardı dileklerini; çünkü onlar için, kayan yıldız gökyüzüne ihanet etmişti. Bu yüzden dileklerini ona değil, gökyüzünden vazgeçmeyen tüm yıldızlara sunmuşlardı." Yazarı: Emre GÜL Yayınevi: Ephesus Yayınları Sayfa Sayısı: 384 Baskı Yılı: 2017 Bu kitabı çok severek ve isteyerek aldım. Aslında bu kadar istememin sebebi, Yusuf Abi ve Beste Abla'nın kapakta olması. Fakat okuduktan sonra kitap çok hoşuma gitti. Kitaptan çıkan posteri duvarıma, ayracı da kapıya astım. Bu kitabı okurken bir günde kitap bitirme alışkanlığım yoktu o yüzden yarısına gelip bırakmıştım. Kitabı Ocak'ta almama rağmen yazın başlamasına yakın ancak bitirebildim. Kitapta Balın'ın ve Çınar'ın dostluğu çok hoşuma gitti. Biraz kitaptan bahsedecek  olursam, altı kişi bir projeye seçiliyor. Bunların içlerinde Balın ve Çınar da var. Projede çok samimi iki dost ed...

Ben bu kitabı çok isteyerek aldım. ve severek okudum. Kitabın sonundaki "Kapanış" kısmından çok etkilendim. Kimse bizden değerli değildir ve kimse için kendimizi üzmemeliyiz, üzülmemeliyiz. Buna benzer  bir söz vardı ve çok hoşuma gitti.

Yazar: Merve YILDIZ Yayınevi: Müptela Yayınları Yılı: 2016 Sayfa: 440 Fiyatı: 25->16.25         Oyalanmak için girdiğim D&R'da yine bir kitaba tutuldum çıktım :D Boş boş dolaşırken kitap okumaya karar verdim ve elime aldığım her kitabı koklamaya başladım. Bu kitabın kapağı çok hoşuma gitti ben de girişini okumaya karar verdim. Giriş bitince büyülendim ve satın almak için  kasaya doğru ilerledim.     Kitaptaki İnci karakteri ve arkadaşları çok şanssız olduklarını düşünüyorlar. Hatta o kadar şanssızlar ki, şans yüzlerine gülüp piyango çıktığında bile içine kazanan bileti koydukları çanta çalınıyor. Bu, herkesin başına gelebilecek bir olay olduğu için İnci, Cemre ve Başak'ın bu kadar şanssız olması beni çok etkiledi. Fakat sonra olaylar yön değiştiriyor ve şans yüzlerine ikinci defa gülüyor. Devamını siz okuyun zaten ben de kitabı  henüz bitirmedim :)